Tanımı
Alnus (Kızılağaç) çoğunlukla sulak alanların civarında görülen ve öncü bitkiler olmaları nedeniyle oldukça önemli olan türleri barındıran bir cinstir.
Hiyerarşi
Tanımı
Alnus (Kızılağaç) tek evcikli ve yaprak dökücü, 35 metreye kadar boyalanabilen çalı ya da ağaçlardan oluşan bir cinstir. Gövde ve dalların kabuğu açık gri ila kyu kahverengi, ince ve pürüzsüzdür. Ahşap neredeyse beyaz renklidir ancak hava ile temas ettiğinde kırmızıya dönmektedir. Tomurcuklar saplı ve birkaç pulludur. Yapraklar almaşlı dizilişli, basit ve genellikle kenarları dişlidir. Erkek kedicikler, dişi kediciklerden daha uzundur ve her ikisi de çoğunlukla yapraklardan önce belirir. Dişi kedicikler odunsu olup olgunlaştıklarında parçalanmaz, bunun yerine kozalaklarda olduğu gibi tohumları dağıtmak için açılırlar. Meyve genellikle kanatlı ve küçük bir samaradır. Cins kuzey yarımküre ve Güney Amerika’ya özgüdür. [Harita, Sinonimler, Türler]
Etimoloji
Cins adı Latince kızılağaç anlamına gelir. Ağaçların geleneksel adıdır. Türkçe yaygın adı olan kızılağaç, olasılıkla darbe alan odunun kırmızıya dönmesi ile ilintilidir.
Tarihi
Roma mitolojisinde Neptün’ün bitkisidir. Bazı türlerin kedicikleri tüketilir. Ağacının kesildikten sonra beyaz olan odununun kırmızıya dönmesi nedeniyle İrlanda’da önem atfedilmiştir ve Hristiyanlık öncesi dönemde kızılağaca zarar vermenin yasal bir cezası mevcuttu. Benzer bir biçimde orta Avrupa’da ağaçların yanında onların kesileceğinden bahsedilirse ağaçtan gözyaşı ve kana benzer damlalar çıkardı. Almanya’da yas bitkisi olarak kabul edilir ve mezarlara dikilirdi. Bunun kaynağı bir efsanedir. Buna göre, kızılağaca tırmanan bir çocuk ağacın altında cadıların bir kadını parçaladıklarını görür. Neden sonra cadılar kadının parçalarını havaya atarlar ancak çocuk parçalardan birini yakalar. Cadılar parçalardan birinin eksik olduğunu fark ettiklerinde de onun yerine kızılağaç dalı koyarlar. Dalı koyduklarında da parçalanan kadın bütün uzuvları tam bir halde yeniden canlanır.