Punica (Nar)
Punica (Nar) özellikle Akdeniz havzasında binlerce yıldır yetiştirilen, ekonomik ve kültürel değeri yüksek olan bir cinstir.
Punica (Nar) yaprak dökücü, zaman zaman dikenli çalı ya da ağaçlardan oluşan bir cinstir. Dallar genellikle dikenle sonlanmaktadır. Yapraklar karşılıklı dizilişli, zaman zaman yanal sürgünlerde kümelenmiş, basit, düz kenarlı ve sitipülsüzdür. Çiçekler tek, terminal ya da koltuklarda 1 ila 5 adetten oluşan kümeler halinde, erselik ve çok simetrilidir. Çiçek tüpü kalın, derimsi ve yumurtalığa bitişiktir. Çanak yapraklar kalın, kenarları üst üste binici ve kalıcıdır. Taç yapraklar gösterişli, kırmızı ya da beyaz renkli ve güçlü biçimde buruşuktur. Ercikler çok sayıda olup çevreden yumurtalığa kadar çiçek tüpünün iç yüzeyini kaplamaktadır. Yumurtalık alt durumlu ve çok sayıda bölümlüdür. Boyuncuk aşkın ve tepecik top başlıdır. Meyve iri, üzümsü, derimsi bir yapı ile çevrili, çok sayıda tohumludur. Tohumlar şeffaf ve sulu bir yapı tarafından çevrelenmiştir. Cins Türkiye ile Pakistan arasında kalan bölgeye özgüdür ancak günümüzde dünyanın büyük bölümünde yetiştirilmektedir.
Klasik tasvirlerde Hera’nın (Juno) bir elinde nar varken, diğer elinde tepesinde guguk kuşu oyması bulunan bir asa vardır. Asurluların kutsal kabul ettikleri Aşera ağacının nar ağacı olma ihtimali üzerinde durulmaktadır. Ağaç kendi kendini yaratan ana tanrıçadır. Asur medeniyetinde bu ağacın dallarına heykeller asarak dilekte bulunmak yaygındı. Bu mit daha sonra Kenan mitolojisinin tamamına yayıldı ve Yahudilik gibi komşu dinlere de sirayet etti.
Cins adı Latince Kartacalı anlamına gelir. Türün Avrupa’ya Kartaca üzerinden taşınmasına işaret eder. Meyvesi antikçağda Kartaca elması olarak bilinirdi.
