Melissa officinalis (Limon otu)
Melissa officinalis (Limon otu) limon kokusu ile karakteristik olan ve genelde nemli bölgelerde görülen çok yıllık bir bitkidir.
- 1
Çiçek
Melissa officinalis: 02/07/2021; Çayırova; 5 m.; yol kenarı. © Hüseyin Doğan
- 2
Oğul otu
Ortaçağ'dan oğul otu çizimi.
- Alem:
Plantae
- Takım:
Lamiales
- Aile:
Lamiaceae
- Cins:
Melissa
- Literatür:
Sp. Pl.: 592 (1753).
- Yazar:
L.
- Dağılım:
- Sıra:
- Eşadlar:
- Kayıtlar:
Melissa officinalis (Limon otu), Ballıbabagiller ailesine bağlı Oğulotu cinsinden genellikle 30 cm ila 100 cm büyüyebilen çok yıllık bir bitkidir.
Tanımı#
Gövde dik, dallı, yoğun ya da seyrek biçimde salgılı kısa havlıdır. Yapraklar genişçe yumurtamsı ya da eliptik, 2 ila 10 cm uzunluğunda ve 1 ila 7 cm genişliğinde, tepede sivri ya da küt, kamamsı ila yüreksi, taban hariç derince dişlidir. Çiçek halkaları 4 ila 12 arası çiçek bulundurur. İkincil bırahteler yapraksı, darca ila genişçe yumurtamsı, 3 ila 10 mm uzunluğunda ve 1,2 ila 7 mm genişliğindedir. Çanak 6 ila 10 mm uzunluğunda kısa salgılı ve uzun salgısız tüylüdür. Üst dudak 2 ya da 3 dişlidir. Ortadaki lob sıklıkla körelmiş ya da mevcut değildir. Alt dudak dişleri darca üçgensi mızraksıdır. Taç soluk sarı iken zamanla beyaz renkli, zaman zaman soluk leylak bezeli ve 9 ila 14 mm uzunluğundadır. Yapraklarında limon tadı vardır ve kokusu nane gibidir. Dilimizde limon otu, oğulotu, saçkıran, yabanidereotu, yabanısırganı, kovan otu, limon nanesi, melisa otu, tatıramba, tatramba ve temre otu adları ile bilinmektedir.
Gözlem bilgileri#
Bitki doğal olarak Akdeniz havzası ile Orta Asya arasında kalan bölgede yayılış gösterir. Ancak günümüzde dünyanın büyük bölümüne dağılmıştır. Orman açıklıkları, dere kenarı, çalılıklar ve kayalık yamaçlarda görülmektedir. Umumiyetle haziran ve eylül ayları arasında çiçek açmaktadır. Bitkiyi deniz seviyesinden 1600 metreye kadar olan rakımlarda il genelinde gözlemlemek mümkündür.
Etimoloji#
Cins adını arıcılık yaptığı bilinen Melissae (μέλισσα) adındaki nimften almıştır. Babası Kronos’tan korumak için annesi Zeus’u Girit adasına gizlice gönderdiğinde, Melisa Zeus’u balla beslemiştir. Melissa kelimesi Yunanca arı (μέλισσα) anlamına gelmekte olup, bal (μέλι) kelimesinden türetilmiştir. Özellikle Melissa officinalis (limon otu) bal üretiminde yoğun olarak kullanılan bir bitkidir. Melissae, babası Cronus’un (Saturn) gazabından kurtarmak için saklanan Zeus’u bal ile beslemiştir. Epitet Latince tedavi edici anlamına gelir. Epitet, geleneksel olarak tıbbi amaçlarla kullanılan bitkileri tanımlamak için kullanılmıştır. Bu terim, bitkinin özellikle tıbbi amaçlarla kullanılması nedeniyle aktar, eczane, hastane, vb. yerlerde satılmasını vurgulamaktadır.
Kullanımı#
Çayı yapılmaktadır. Ayrıca gıdalarda aroma verici olarak kullanılmaktadır. Yaprakları çiğ ya da pişirilerek tüketilmektedir. Karınca ve sinekleri uzaklaştırır. Hamilelik esnasında kullanılmamalıdır.
Mide rahatsızlıklarını giderici, ateş düşürücü, antidepresan, yatıştırıcı, yorgunluk giderici, yüksek tansiyonu düşürücü, kalp çarpıntısını ve nefes darlığını giderici, zeka geliştirici ve bağırsak sancılarını dindiricidir. Antianksiyete, antibakteriyel, kusma engelleyici, spazm çözücü, antiviral, gaz giderici, terletici, hazma yardımcı, adet kolaylaştırıcı, ateş düşürücü ve toniktir. Üst bölümleri karın ağrısı ve damar tıkanıklığında kullanılmıştır. Yapraklarına karın ağrısı ve ülserde başvurulmuştur. Öksürük, kardiyovasküler bozukluklar, kadın hastalıkları, bronşit, astım, migren ve diyabette önerilmiştir. Melissa officinalis yaprak ve üst bölümleri; Urtica dioica yaprakları ve Malva sylvestris yaprakları kaynatılarak kahvaltıdan önce içildiğinde daha sağlıklı olunmasını sağlar. Demlenerek kahvaltıdan önce bir bardak içilirse böbrek iltihaplanması vakalarında etkilidir.
Türk Uygarlığındaki yeri#
Badrencbûya (بدرنجبوية), bitkilerin Farsça adıdır ve limon kokusu anlamını verir. Halîmî, terencân ve badıranbu ya da badırancubu adları ile bilindiğini ifade etmiştir. Sabuncuoğlu’na göre bâdrencbûye ile bâdrenbe aynı bitkidir. İbn-i Şerîf, bitkilerin Türkçede kovan otu, ogul otı ve dâdranbû adları ile bilindiğini; İshâk bin Murâd, bitkilerin adının tataranbû olduğunu; Akşemseddin ise, ogul otının behuya olarak da bilindiğini kaydetmiştir.
Cins adı olan Melissa, Yunan mitolojisinde arıcılık yaptığı bilinen Melisa (μέλισσα) adındaki nimften mülhemdir. Kelime bu dilde bal arısı anlamını da verir. Bitkinin arı kovanlarının önüne dikildiği için kovan otu olarak bilindiği belirtilmiştir. Dioscorides, akrep sokması, örümcek sokması, karın ağrısı, mantar zehirlenmesi, nefes darlığı, guatr, gut, dizanteri, diş ağrısı ve köpek ısırması vakalarında kullanıldığını, âdet söktürücü olarak faydalanıldığını aktarmıştır.
Râzî, üzüntü ve melankoli hallerinde faydalı olduğunu; el-İsrâ’îlî, çarpıntılara iyi geldiği için gönlün neşesi olarak bilindiğini yazmıştır. İbnü’l-Baytâr, çiğ ya da pişirilerek tüketildiğini, kurutulduktan sonra keten bezine sarılarak elbisesine asan kişiye, iletişim kurduğu kişilerin muhabbet duyacağına inanıldığını kaydetmiştir.
Bitkiler Anadolu’da melankoli, kalp hastalıkları, cilt hastalıkları, sıtma, akrep ve yılan sokması, kuduz, diş ağrısı, boğaz iltihabı, nefes darlığı, sıraca, eklem ağrıları, uyuz, mide ve karaciğere şikâyetleri, böbrek hastalıkları ve hafakan vakalarında kullanılmış, ağız kokusu giderici, sindirici, kilo aldırıcı, parazit düşürücü, âdet söktürücü ve zehirli hayvan kovucu olarak faydalanılmıştır. Yüz bakımı için uygulanan bitkiler, karabasan görenlere tavsiye edilmiştir. Ayrıca isteklerin yerine gelmesi için muska halinde takılması gerektiği ifade edilmiştir.
Antikçağ#
Arıların bu bitkiyi çok sevmesi nedeniyle arı besleyen adıyla bilinmektedir. Karakteristik bir limon kokusu vardır. Örümcek, akrep ve köpek ısırıklarına uygulanır ya da şarapla birlikte içilir. Kaynatılarak sürüldüğünde de bu işe yarar. Oturma banyosuna eklenirse âdet söktürücüdür. Gargara yapılırsa diş ağrısını giderir. Dizanteri için kullanılmıştır. Soda ile içilirse mantar zehirlenmelerine ve koliğe faydalıdır. Nefes darlığı olanlara pastil yapılarak verilir. Tuzla uygulanırsa şişlikleri giderir ve yaraları temizler. Sıvanırsa eklem iltihabı ağrısını geçirir. DI 3-104.
Arı kovanı bu bitkiyle ovulursa, arılar kovanı terk etmez. Çünkü arıların daha çok sevdiği başka bitki yoktur. Arı, yabanarısı ve benzeri böcekler ile örümcek ve akrepten alınan yaralara mükemmeli bir çaredir. Bağırsak sancıları için şarapla kullanılır. Suyu kaynatılırsa âdet söktürücüdür. İltihapları giderir ve ülserleri yaraları iyileştirir. Eklem hastalıkları, köpek ısırığı, dizanteri, çölyak, nefes darlığı, dalak hastalıkları ve göğüs organları ülserleri için faydalıdır. Göz zarı vakalarında balla karıştırılmış suyuyla gözleri mesh etmek en mükemmel çare olarak kabul edilir. PL 21-86.
© Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.183-184.