Rubia peregrina (Yabani kökboya)

derleyen:

Türk Uygarlığındaki yeri

Kızıl boya (قيزيل بويا), bitkinin Türkçedeki karşılığıdır, bitkiden elde edilen boyaya işaret ve bu boya günümüzde Türk Kırmızısı olarak bilinir. Metinlerimizde bitkinin Arapçadaki karşılığı olan fuvva (فوة) da kullanılmıştır. Halîmî, fuvva, kızıl boya ve fût’s-sabgın aynı bitki olduğunu kaydetmiştir.

Hûzâye, düşme ve darbe kaynaklı yaralanmalara uygulandığını; Dioscorides, kökünden boya elde edildiğini, ticari açıdan çok değerli olduğunu, sarılık, cüzzam, zehirli canlı ısırması, siyatik ve felç vakalarında kullanıldığını, düşük yaptırıcı, âdet söktürücü, doğum sonrası kalıntıları atıcı ve idrar söktürücü olarak yararlanıldığını yazmıştır.

Kızıl boya Anadolu’da, karaciğer hastalıkları, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları, baş ağrısı, sarılık, siyatik, felç ve göz hastalıklarının tedavisinde kullanılmış, idrar söktürücü olarak faydalanılmış, kesici bir aletle atın damarının kesilmesi halinde başvurulmuştur.

Bu maddeye Rubia tinctorum taksonu da dâhildir. © Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.490-491.

Tarihi

Kökü kırmızıdır ve boya için kullanılır. Yabani ve yetiştirilen olmak üzere iki türü vardır. Ekonomik değerinin yüksek olması nedeniyle İtalya’da bataklık alanlarda yetiştirilir. Gövde dört köşeli ve uzun olup yoğurtotuna benzer ancak daha büyüktür, yapraklar da gövdede halkavi biçimde dizilidir. Meyveleri yuvarlaktır, bunlar başlangıçta yeşil, sonra kırmızı ve olgunlaştıklarında siyah renkli olur. Kök ince, uzun, kırmızı ve idrar söktürücüdür. Hidromel ile içildiğinde sarılık, siyatik ve felç vakalarında etkilidir. Hatta yoğun idrar ve kanı da dışarı atar. Ancak bitkiyi içenler her gün yıkanmalıdır. Gövde ve yapraklar vahşi hayvanlar tarafından ısırılanlara içirilir. Meyve oksimel ile içilirse dalağı küçültür. Rahim ağzına yerleştirilirse âdet söktürücüdür ve fetüsü çeker. Sirke ile uygulandığında cüzzamı tedavi eder. DI 3-143.

Yüksek kar elde edilmesi nedeniyle açgözlüler dışında pek az kimsenin bildiği iki bitki vardır. Bunlardan elde edilen boya yün ve derilerin boyanmasında kullanılır. En değerlisi İtalya’da yetişendir. Kendiliğinden büyümesinin yanı sıra yetiştirilebilir. Gövde dikenli ve boğumludur, her bir boğumda beş yaprak dizilidir. Tohum kırmızı renklidir. PL 19-17.

Tanımı

Gövde odunsu, tüysüz, kare, tırmanıcı ve 30 ila 120 cm büyür. Yapraklar her dem yeşil, 4 ila 6 arası halka biçimde dizilişli, 2 ila 5 cm uzunluğunda ve 7 ila 22 mm genişliğinde, parlak, derimsi, oval mızraksı ve kenarları tırtıklıdır. Çiçek kurulu silindirik ila piramit biçimlidir. Küçük çiçekler beş taç yapraklı ve soluk yeşil ile sarı arasıdır. Çiçekler erseliktir. Yeşil meyveler olgunlaştığında siyaha döner. Gölgeli, nemli ve gevşek toprakları tercih eder. Belli bir dereceye kadar kuru toprakları da tolere eder. Deniz suyunu tolere ettiği rapor edilmiştir.

Gözlem bilgileri

Doğal olarak Akdeniz havzasında yayılış gösterir. [HaritaSinonimlerHerbaryum] Kayalık bölgeler, yamaçlar ve çalılıklarda görülür. İl genelinde yaygın olarak gözlemlenmiştir. Haziran ve temmuz ayları arasında çiçek açar. Deniz seviyesinden 400 metreye kadar olan rakımlarda gözlemlenebilir.

Türkçe adları

Dilimizde yabani kökboya adı ile bilinmektedir.

Etimoloji

Cins adı Latince kırmızı anlamına gelir. Cinse ait bazı üyelerin köklerinden bitkisel kırmızı boya elde edilmesine atıftır. Tür adı Latince gezgin anlamına gelir. Türün yaşam alanını kolayca genişletmesine atıftır. İkili adlandırma öncesi adı “Rubia quadrifolia asperissima lucida peregrina”dır.

Tıp

Afrodizyak, idrar söktürücü ve âdet söktürücüdür.

Bilgi

Köklerinden kırmızı boya elde edilir.

Fotoğrafları