Tanımı
50 cm büyüyebilir. Gövde genellikle diktir. Yapraklar tüysüz, derin loblu ve üç yaprakçığa ayrılmıştır. Uzun bir sap üzerinde bulunurlar. Yapraklar almaşlı dizilişli, taban yaprakları uzun saplı, gövde yaprakları saplı bazen de sapsızdır. Çiçekler 5 ila 10 mm uzunluğunda, beş ya da daha az sarı renkli taç yaprak birkaç mm uzunluğundadır.
Gözlem bilgileri
Bitki doğal olarak Asya, kuzey Amerika ve Avrupa’da yayılış gösterir. [Harita, Sinonimler, Herbaryum] Sığ sular, çamurlu bölgeler ve bataklıklarda görülür. Kartepe ve İzmit ilçelerinde gözlemlenmiştir. Mayıs ve temmuz ayları arasında çiçek açar. Deniz seviyesinden 1600 metreye kadar olan rakımlarda gözlemlenebilir.
Türkçe adları
Dilimizde batak düğünçiçeği adı ile bilinmektedir.
Etimoloji
Cins adı Latince küçük kurbağa anlamına gelir. Muhtemelen cinsin kurbağalar gibi sulak alanlara yakın bulunmalarına atıftır. Bitkinin antikçağdaki diğer adı batrachiondur ve bu da kurbağa otu anlamına gelir. Cinsin bazı türlerinin yaprakları da kurbağa ayaklarını andırmaktadır. Bu cinsin Türkçe adı döğün çiçeğidir. Döğün, Türkçede yakmak/yakan anlamına gelir ve cinse bağlı bazı türlerin usaresinin temas halinde cildi tahriş etmesine işaret eder. Döğün kelimesi ne zaman düğün oldu, bilmiyoruz. Tür adı Latince yaralayıcı anlamına gelir. Kelime Latincede geniş bir anlam yelpazesine sahiptir ve bunların tamamı olumsuzdur. Bitkinin aşırı zehirli olması ve tercih ettiği habitat ile ilgili gözüküyor.
Gıda
Genç bireyler pişirilerek tüketilebilir. Bitki tüketilecekse birkaç defa kaynatılması ve her defasında kaynatma suyunun atılması önerilir.
Tıp
Tüm bitki, buruk, yatıştırıcı, spazm çözücü, terletici, adet akışı teşvik edici ve deri kızartıcıdır. Bitkinin kurutulduğunda etkilerini kaybettiği için taze kullanılmalıdır. Yapraklar ve kök, harici olarak romatizma vakalarında kullanılır. Tohum toniktir ve soğuk algınlığı, şişmanlık, romatizma ve spermin istem dışı akması tedavisinde kullanılır. Yapraklarının suyu mantar ilacı olarak kullanılır.
Dikkat
En zehirli Ranunculus üyesidir. Yapraklar hasar gördüğünde ya da ezildiğinde, insan derisi üzerinde yaralara ve kabarcıklara neden olur. Çiğnendiği takdirde dili yakar.