Site icon Kocaeli Bitkileri

Pastinaca sativa subsp. urens (Şeker havucu)

Pastinaca sativa subsp. urens

Pastinaca sativa subsp. urens; 26/06/2023; Servetiye; 1000 m.; kayalık. © Hüseyin Doğan

Özet

Pastinaca sativa subsp. urens (Şeker havucu) Antikçağdan beridir özellikle yenilebilir kökü nedeniyle yetiştirilen bir bitkidir.

Hiyerarşi

Plantae

Bitkiler

Apiales

Maydanoz takımı

Apiaceae

Maydanozgiller

Pastinaca

Kelemenkeşir

Türk Uygarlığındaki yeri

Ri’y el-ibil (رعي االبل), bitkinin Arapçadaki karşılığıdır. Metinlerimizde bu isimden tercüme edilmiş deve otı (دو اوتى) adı da kullanılmıştır. Dioscorides, kökünün tüketildiğini, yılan ısırması vakalarında kullanıldığını aktarmıştır. Develerin zehirli hayvan ısırdığında özellikle bu bitkiyi tükettikleri kaydedilmiştir. Burada bir tercüme hatası göze çarpıyor, Dioscorides geyiklerin yılan tarafından ısırdıklarında bu bitkiyi tükettiğini yazmıştır. Muhtemelen İbnü’l-Baytâr geyiklerde işe yaradığına göre Araplar için önemli olan develerde de

işe yaradığını düşünmüştür. Bu nedenle bitki için devenin otu adını kullanmakta sakınca görmemiştir. Diğer bir ihtimal ise, gerçekten develer tarafından kullanılan bir bitki olabileceği ihtimalidir ve o bitkinin bu bitki olduğunu düşünülmüştür. Dioscorides ise bitkiden geyiğin otladığı (ἐλαφοβόσκον) olarak bahsetmiştir. Kaynaklarımızdan, develerin zehirlenmelere karşı tükettikleri diğer bitkinin bellût olduğunu öğreniyoruz.

© Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.582-583.

Tarihi

Gövdesi rezeneye benzer, yaprakları iki parmak genişliğinde ve meşe yaprağı gibi uzundur. Tohum ve çiçek kurulu dereotuna benzer, çiçekler sarı renklidir. Kök üç parmak uzunluğunda ve bir parmak kalınlığındadır. Beyaz renkli, tatlı ve yenilebilirdir. Sapı da tazeyken tüketilmiştir. Geyiklerin bu bitkiyi yiyerek sürüngen zehrine bağışıklık kazandıkları söylenir. Bu nedenle tohumları sürüngenler tarafından ısırılanlara şarapla birlikte verilir. DI 3-69.

Yabani havuç kendi kendine yetişir ve Yunanlar tarafından staphylinos adıyla bilinir. Diğer bir türü kökten ya da tohumdan yetiştirilir, şubat, ağustos, eylül ya da ekim ayında ekilir, zemin ise hatırı sayılır bir derinliğe kadar kazılır. Bir yıl sonunda yenilebilir hale gelir ancak ikinci yıl sonunda yemek daha iyidir, ayrıca güz aylarında yemenin de, özellikle tencerede pişirilirse tercih edilmesi gerektiği söylenir. PL 19-27.

Tanımı

Pastinaca sativa subsp. urens (Şeker havucu) 20 ila 150 cm büyüyebilen iki yıllık bir bitkidir. Bitki ezildiğinde keskin bir koku yayar. İlk yıl teleksi loblu bir rozet oluşturur. İkinci yıl ise çiçek açar. Kök kalındır. Yapraklar tek teleksi ve 10 ila 30 cm uzunluğundadır. Yaprakçıklar 2 ila 6 arası çifttir. Çiçek kurulu tepede ya da koltuklarda ve 5 ila 7 kolludur. Çiçekler sarı renklidir. Çanak yapraklar küçüktür ya da hiç yoktur. Meyve oval ve düz olup saman ila açık kahverengidir ve 4 ila 8 mm uzunluğundadır.

Gözlem bilgileri

Bitki doğal olarak Avrupa, Kafkasya ve Lübnan’da yayılış gösterir. [HaritaSinonimler] Ekili arazilere yakın batak alanlarda görülen bitki umumiyetle temmuz ve ağustos ayları arasında çiçek açmaktadır ve bitkiyi deniz seviyesinden 1400 metreye kadar olan rakımlarda İzmit ve Başiskele ilçelerinde gözlemlemek mümkündür.

Türkçe adı

Dilimizde yabani havuç ve şeker havucu adları ile bilinmektedir.

Etimoloji

Cins adı Latince toprak gıdası anlamına gelir. Bitkinin yer altındaki kökü (yabani havuç) tüketilmektedir. Bu kök aynı zamanda tabanda kalın iken aşağı doğru sivrilen yapıdadır ve fide dikmek için toprakta delik açmaya yarayan el aletini andırmaktadır. Cins adı ile ilgili ikinci senaryo da buna işaret etmektedir. Tür adı Latince ekilen anlamına gelir. Sativa, ekonomik ya da besin değeri olan ve yaygın olarak insanlar tarafından ekilen bitkiler için tercih edilen bir epitettir. Alttür adı ise Latince yakan, tüketen anlamına gelir. Olasılıkla tadına yad da usaresine işaret etmektedir.

Gıda

Kökü çiğ ya da pişirilerek tüketilmektedir ancak pişirildiğinde daha tatlı olacaktır. Kök olgunlaşması için toprakta bırakılmaktadır ve kış donlarından sonra daha tatlı hale gelmektedir. Vitaminler, antioksidanlar ve özellikle potasyum açısından zengindir. Çiçek açtıktan sonra gövde odunlaşacaktır ve bu nedenle yumrusu yenilebilir olmaktan çıkacaktır. Tatlı olması nedeniyle şekerkamışı ikamesi olarak kullanılmıştır. Yapraklar ve genç sürgünler pişirilerek ya da çorbalara eklenerek tüketilmiştir. Tadının dereotuna benzediği tohumları çeşni olarak kullanılmıştır.

Tıp

Çeşitli antioksidanlar ihtiva eder. Kökünden elde edilen çay kadınsal şikayetlerin tedavisinde kullanılmıştır. Kökten elde edilen lapa iltihaplanmalara ve yaralara uygulanır. Köke sedef ve vitiligo vakalarında başvurulmuştur.

Dikkat

Bilgi

Yaprak ve kökleri böcek kovucu olarak kullanılmıştır. Yaprak ve kökler doğranarak üzerine su eklenmiş, bir gece bekletilmiş ve ardından süzülerek kırmızı örümcek ve yaprak bitlerini uzaklaştırmak için uygulanmıştır.

Fotoğrafları

Exit mobile version