Site icon Kocaeli Bitkileri

Melilotus officinalis (Kokulu yonca)

Melilotus officinalis

Melilotus officinalis: 07/05/2017; Zübeyde Hanım Ormanı; 470 m.; ormanlık. © Hüseyin Cahid Doğan

Türk Uygarlığındaki yeri

Türkçe metinlerde bitkinin Arapça karşılığı olan iklîl el-melik (اكليل الملك) ile birlikte koç boynuzı (قوج بوينزي) ve egrice yonca (اكرجه يونجه) isimleri de kullanılmıştır. Boynuzcuğa benzeyen tohumları olduğu ifade edilen bitki için şâhek adı da kullanılmıştır. İklîl el-melik, tam anlamıya melik tacı anlamını verir, büyük ihtimalle Süryanicede aynı bitki için kullanılan ve aynı anlama gelen helil melha (ܟܠܝܠ ܡܠܟܐ)’dan alınmıştır. Türkçe isimlerdeki çağrışımda bu taksonun hangi parçasının boynuza benzetildiğini anlayamadık, ne meyvelerinde, ne gövdesinde ne de çiçeklerinde bir

eğrilikten söz etmek de mümkün değildir. Beri taraftan bu bitkinin de üyesi olduğu baklagiller ailesinde meyveleri eğri birer boynuzu andıran Coronilla scorpioides, Trigonella glabra, Ornithopus compressus ve Astragalus hamosus gibi bitkiler mevcuttur. Coronilla kelimesi de Latincede küçük taç anlamını vermektedir. Boynuz ve taç tasviri ile iklîlü’l-melik adını örtüştürmek de mümkündür. Örneğin, Büyük İskender’in bazı tasvirlerinde tacında bir çift boynuz görülür. Kur’an’da kudretli bir melik olarak anılan Zülkarneyn’in kelime anlamı da çift boynuz

sahibidir. Bütün bu açıklamalar bize Melilotus officinalis’in gerçek iklîl el-melik olmadığını ancak Ortaçağ’da bu isim ile anılmaya başladığını düşündürmektedir. Bitki ile ilgili Müslüman bitkibilimcilerin yazdıklarına baktığımızda bunu açık bir biçimde görmekteyiz.

İbn İmrân, iklîl el-melikin yapraklarının madeni para, meyvesinin ise çocuk bileziğini şeklinde yuvarlak olduğunu, çiçeklerinin küçük ve sarı renkli, tohumlarının ise hardal tohumundan daha küçük olduğunu yazmıştır. Bu tanım kısmen Melilotus officinalis ile uyuşmaktadır ancak yaprakçıkları madeni para biçiminde değil, ters mızraksı ila dikdörgensi biçimdedir. İbnü’l-Baytâr, meyvesinin öküz boynuzu, İbni Sînâ ise hilal şeklinde olduğunu belirtmiştir. Bu meyve formu Melilotus officinalis meyve formu ile uyumlu değildir. İbn Meymûn’un tanımı ise iklîl el-melik için M. officinalis olasılığını tamamen ortadan kaldırmaktadır: Ona göre bitki aşk ağacı olarak bilinir, Endülüs’te coronilla denir, meyveleri akrep kuyruğuna benzer, kökü tatlıdır ve zehirli hayvan ısırması halinde başvurulmuştur. Sonuç itibariyle, Müslüman bitkibilimcilerin, Yunan bitkibilimcilerinin melilotos (μελίλωτος)’unu farklı bitkiler ile karşıladıkları netlik kazanmaktadır. Dioscorides, en iyisinin Bitinya’da yetişen olduğunu, kulak ağrısı, baş ağrısı ve mide ağrısı vakalarında kullanıldığını, iltihap giderici olarak yararlandılığını yazmıştır.

Anadolu’da, kulunç, hemoroit, zatülcenp, baş ağrısı, eklem ağrısı, göz rahatsızlıkları, boğaz rahatsızlıkları, mide hastalıkları, safra ve dalak hastalıkları, siyatik, gut, kulak ağrısı, diş rahatsızlıkları, ödem ve rahim rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılmış, organları güçlendirmek için başvurulmuş, karabasan görenlere tavsiye edilmiş, avcıların avladıkları hayvan kokmasın diye karnına koydukları bilgisi paylaşılmıştır.

© Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.416-418.

Tarihi

Kalitelisi Attika, Kyzikos ve Kadıköy’de yetişir. Safran renginde ve hoş kokuludur. İtalya’da yetişen başka bir türü çemenotu gibi kokar. Pekmezle kaynatılıp uygulandığında büzücüdür, özellikle göz çevresi, rahim, anüs ve testi bölgesi olmak üzere tüm iltihapları yumuşatır. Zaman zaman yumurta sarısı ya da çemenotu unu ya da keten tohumu ya da kaliteli un ya da haşhaş kapsülü ya da hindiba ile karıştırılır. Suya batırılarak empetigo tedavisinde kullanılır. Chian toprağı ve şarap ya da meşe mazısı ile sürüldüğünde kepeği giderir. Şarapla kaynatılırsa mide ağrısını keser. Suyu pekmezle karıştırılıp damlatılırsa kulak ağrısını giderir. Sirke ve gül merhemi ile sürüldüğünde baş ağrısını geçirir. DI 3-40.

Suyu balla karıştırılarak göz şikâyetlerinde kullanılır. DI 4-110.

Yumurta sarısı ya da keten tohumu ile uygulanırsa göz hastalıklarının tedavisinde faydalıdır. Gülyağı ile çene ve baş ağrılarını dindirir. Kuru üzüm şarabı ile kulak ağrısı ile ellerdeki her türlü şişlik ve döküntüde etkilidir. Şarapla kaynatılır ya da tek başına dövülürse mide ağrısını geçirir. Rahim ve testis hastalıkları için faydalıdır. PL 21-87.

Lotus’un sadece bir ağaç adı olduğunu sananlar yanılır. Homeros, tanrıların zevklerine hizmet etmek için yetişen bitkiler arasında ilk olarak lotusu sayar. Yaprakları balla karıştırılarak gözün siyah tabakasından beyaz beneklerin tedavisinde kullanılır. PL 22-27.

Tanımı

40 cm ila 1,8 metre büyüyebilir. Gövde dik ya da yükselici ve neredeyse tüysüzdür. Gövde yaprakları almaşlı dizilişlidir ve üç yaprakçığa ayrılırlar. Meyve tek tohumludur. Tohumlar 30 yıl canlı kalabilir. Hoş bir kokusu vardır. Taç çok simetrili, sarı renkli, 4 ila 7 mm uzunluğundadır. Çanak beş lobludur. 10 ercik ve 1 karpel görülür. Çiçeklenme koltuklarda, uzun salkım halindedir ve çiçekler baş aşağı durur.

Gözlem bilgileri

Bitki doğal olarak Avrasya’da yayılış gösterir. [HaritaSinonimlerHerbaryum] Yol kenarı, tarlalar ve tahrip edilmiş arazilerde görülür. Kandıra ve İzmit ilçelerinde gözlemlenmiştir. Mayıs ve eylül ayları arasında çiçek açar. Deniz seviyesinden 1600 metreye kadar olan rakımlarda gözlemlenebilir.

Türkçe adları

Dilimizde kokulu yonca, eşek yoncası ve sarı taşyoncası adları ile bilinmektedir.

Etimoloji

Cins adı Antik Yunanca bal Lotus’u anlamına gelir. Cins önemli bir nektar kaynağıdır. Lotus ise (burada kastedilen anlamda) baklagillere bağlı gazelboynuzu cinsidir. Tür adı Latince tedavi edici anlamına gelir. Türün geleneksel olarak tıbbi amaçlarla kullanılmasına işaret eder.

Gıda

Yapraklar ve sürgünler pişirilerek tüketilebilir. Yapraklar salatalara eklenir. Tohumlar çeşni olarak kullanılır. Kuru yaprakların vanilya benzeri tadı vardır.

Tıp

Dahili olarak varikoz damarlarının ve hemoroitlerin tedavisine yardımcı olabilir, ancak etkinin gerçekleşmesi için uzun süreli bir tedavi gerektirir. Çiçekli bitki spazm çözücü, aromatik, gaz giderici, idrar söktürücü, yumuşatıcı, hafif balgam söktürücü, hafif sakinleştirici ve yara iyileştiricidir. Uykusuzluk, sinir gerginliği, nevralji, çarpıntı, varisli damarlar, ağrılı konjestif menstrüasyon tedavisinde, tromboz, şişkinlik ve bağırsak hastalıklarının önlenmesinde demlenerek kullanılır. Haricen göz iltihapları, romatizma ağrıları, şişmiş eklemler, şiddetli morarma, haşlanma ve erisipellerin tedavisinde kullanılır.

Dikkat

Bilgi

Yaprakları kurutularak güve kovucu olarak giysilerin arasına konulur.

Fotoğrafları

Exit mobile version