Özet
Fallopia aubertii (Gümüş dantel) Kocaeli’de genelde bahçe duvarlarını örtmek için dikilen popüler bir süs bitkisidir.
Hiyerarşi
Tanımı
Fallopia aubertii (Gümüş dantel) 12 metre uzayabilen ve 10 metre genişliğe erişebilen bir bitkidir. Uygun koşullar altında senede beş metre uzayabilir. Gövdeler sarılıcı, gri kahverengi, 1 ila 4 metre uzunluğunda ve çıplaktır. Yapraklar küme halinde ya da nadiren tek, 1,5 ila 2,5 cm uzunluğunda saplı, yaprak ayası yumurtamsı, 2,5 ila 5 cm uzunluğunda, 1,5 ila 3 cm genişliğinde, derimsi, çıplak, tabanda yüreksi kenarları düz ve ucu sivridir. Çiçek kurulu koltuklarda ya da tepede, salkım halinde ve birkaç dallı olup çiçek sapı 3 ila 6 mm uzunluğunda ve incedir. Çiçek örtüsü yeşilimsi ya da beyaz renkli ve beş bölümlüdür. Çiçekler kokuludur. Kapçık kalıcı çiçek örtüsüne içkin, siyah renkli, hafifçe parlak, yumurtamsı, üç köşeli ve 3,5 ila 4 mm uzunluğundadır.
Gözlem bilgileri
Bitki doğal olarak Çin’de yayılış gösterir ancak günümüzde süs bitkisi olarak birçok bölgeye girmiş ve yer yer doğallaşmıştır. [Harita, Sinonimler, Herbaryum] Duvar ve diğer bitkilerin üzerinde görülen bitki umumiyetle haziran ve eylül ayları arasında çiçek açmaktadır ve bitkiyi deniz seviyesinden 700 metreye kadar olan rakımlarda Kartepe ilçesinde gözlemlemek mümkündür.
Türkçe adı
Dilimizde gümüş dantel ve ekşisarmaşık adları ile bilinmektedir.
Etimoloji
Cins 1523 – 9 Ekim 1562 yılları arasında yaşamış İtalyan bitki bilimci Gabriello Fallopio’ya adanmıştır. Fallop tüpleri olarak bilinen anatomik yapıya adını vermiş on altıncı yüzyılın önemli anatomi bilimcilerindendir ve modern anatomi biliminin kurucusu olarak kabul edilir. Bitki bilim alanındaki çalışmaları nedeniyle adı bu cinse verilerek ölümsüzleştirilmiştir. Türkçe yaygın adı olan ekşisarmaşık ile bitkinin sarılıcı yapısına işaret ediliyor olmalı. Bu durumda bitkinin tadı da ekşi olmalı. Polygonaceae cinsindeki çok sayıda tür yaprakların oksalik asit bakımından zengin olması ile bilinir ve bu durumda tadının ekşi olması mümkündür. Tür Tibet’te misyonerlik yaparken bitkiyi keşfeden P. Georges Aubert‘a adanmıştır.
Bir yanıt yazın