Site icon Kocaeli Bitkileri

Corylus avellana (Fındık)

Corylus avellana

Corylus avellana: 30/01/2019; Kocaeli Kent Ormanı; 354 m.; ormanlık. © Hüseyin Cahid Doğan

Türk Uygarlığındaki yeri

Fınduk (فندق), Antik Yunancada bitkinin adı olan karuon pontika (κάρυα ποντικά)’dan alınmıştır. Pontus fındığı anlamına gelir ancak zamanla bitkinin anavatanını imleyen kelime Türkçede bitkinin adı olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bunun modern örneğini Zea mays bitkisinde de görmekteyiz, ülkemize Mısır üzerinden gelen ve başlangıçta Mısır bugdâyı olan bitkinin adı günümüzde sadece coğrafya adı ile bilinmektedir. Metinlerimizde kelimenin zaman zaman “ba” harfi ile de başlatıldığını görmekteyiz: Bınduk (بندق).

Ravigupta, cinsel gücü arttırıp kilo aldırdığını; Dioscorides, saçkıran vakalarında kullanıldığını, öksürük giderici olduğunu; İbnü’l-Cezzâr, yemekten önce sezâb ile birlikte tüketilmesinin ölümcül zehirlere karşı koruma sağladığını; İbn Mâseveyh, önceden tüketilirse zehirlere karşı etkili olduğunu;

Taberî, encîr ve sezâb ile birlikte akrep zehirlenmesi vakalarında başvurulduğunu; Râzî, tüketilmeden önce tohumu kaplayan zarsı yapının alınması gerektiğini belirtmiştir. İbnü’l-Baytâr, yağının, öksürük, göğüs şikâyetleri, soğuk algınlığı ve karaciğer rahatsızlıklarında faydalı olduğunu aktarmıştır.

Fınduk Anadolu’da, saçkıran, diş rahatsızlıkları, böbrek hastalıkları, nezle, göğüs ağrısı, karaciğer ağrısı ve diş ağrısı vakalarında kullanılmış, cinsel istek arttırıcı, süt arttırıcı, âdet söktürücü, öksürük giderici, beyni güçlendirici ve akrep sokmasına karşı panzehir olarak faydalanılmıştır. Hulviyye yemeğinin tarifine giren fınduk’un rüyada görülmesi haksız kazanç olarak yorumlanmış, beraberinde taşıyanı yılan ve akrebin ısırmayacağına inanılmış, dökülen sakalı çıkarmak için fınduk içi dövülerek yüze sürülmüş, kabuğu yakılarak zeyt ile birlikte mavi gözlü bebeklere uygulanırsa bebeklerin gözlerinin siyah olacağına inanılmıştır. Ayrıca fal amaçlı kullanılmıştır. Bitkinin şiirde kullanımı tüketilebilir tohumları ile sınırlıdır.

© Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.332-333.

Tarihi

Fındık, baş ve mide için kötüdür. Öğütülerek hidromelle içildiğinde kronik öksürüğü tedavi eder. Pişirilerek biberle tüketilirse nezleye iyi gelir. Yakılıp öğütüldükten sonra domuz ya da ayı yağı ile sürülürse kel bölgeleri onarır. Bazıları kabuklarının yakılarak zeytinyağı ile emülsifiye edildikten sonra başın ön kısmına sürülürse çocukların saçlarını ve gri gözbebeklerini kararttığını söyler. DI 1-125.

Fındıkta kabuk ve tohum cevizin aksine tek parçadır. Önceden adını üretildiği yer olan Abellina’dan alırdı, Anadolu ve Yunanistan’a ilk defa Pontus’tan getirildi, bu yüzden Pontus (Pontus: fındık) cevizi adı ile de bilinir. Zaman zaman kavrularak tüketilir. Tohumun ortasında bir göbek bulunur. PL 15-24.

Fındık baş ağrısı ve mide şişkinliğine neden olur ancak etin büyümesine tahmin edilenden daha fazla katkıda bulunur. Kavrulmuşu nezleye iyi gelir. Dövülerek hidromelle alınırsa şiddetli öksürüğe faydalıdır. PL 23-78.

Tanımı

6 metreye kadar boylanabilir. Kabuk kahverengi gri ve pürüzsüzdür. Genç sürgünler sarımsı gri, tüylü ya da salgılı havlıdır. Yapraklar yumurtamsı ila genişçe yumurtamsı, 5 ila 12 cm uzunluğunda ve 3 ila 10 cm genişliğinde, 6 ila 9 arası sayıda damarlı ve kenarları testere dişli ya da lobludur.  Yaprak sapı 0,5 ila 2,5 cm uzunluğunda ve salgılıdır. Kulakçık dikdörtgensi yumurtamsı ve küttür. Meyve küresel ya da oval ve sivri uçludur.

Gözlem bilgileri

Bitki doğal olarak Avrupa ve batı Asya’da yayılış gösterir. [HaritaSinonimlerHerbaryum] Ormanlık alanlarda ve dere kenarlarında görülür. İl genelinde yaygın olarak gözlemlenmiştir. Şubat ve mart ayları arasında çiçek açar. Deniz seviyesinden 1600 metreye kadar olan rakımlarda gözlemlenebilir.

Türkçe adları

Dilimizde fındık adı ile bilinmektedir.

Etimoloji

Cins adı Antik Yunanca miğfer anlamına gelir. Hem fındığın biçimine hem de kabuğunun sert yapısına işaret eder. Tür adı Latince Avella, İtalya anlamına gelir. Kelime aynı zamanda İspanyolca ve Katalancada fındık kelimesi anlamına gelir. İkili adlandırma öncesi adı “Avellana nux sylvestris”tir.

Gıda

Çiğ ya da pişirilerek tüketilebilir. Protein ve doymamış yağ bakımından zengindir. Manganez, bakır, E vitamini, tiamin ve magnezyum açısından zengindir.

Tıp

Tüberküloz ve diyabet hastalarına önerilir. Anemik ve hamile kişilere faydalıdır. Böbrek taşı eritilmesinde etkilidir. Yaprak, kabuk, kedicik ve meyveler büzücü, terletici, ateş düşürücü ve diş ağrısı gidericidir. Tohumlar toniktir.

Bilgi

Tohumdan elde edilen yağ kozmetikte kullanılır.

Fotoğrafları

Exit mobile version