Glaucium flavum (Gündürmelâlesi)
Glaucium flavum (Gündürmelâlesi) genelde deniz kenarındaki kumsallarda görülen ve bahar sonundan yaz ortasına kadar çiçek açan bir bitkidir.
- 1
Taç yapraklar

Glaucium flavum: 26/06/2025; Uzunkum; 1 m.; deniz kıyısı. © Hüseyin Doğan
- 2
Kapsül

Glaucium flavum: 18/09/2024; Sardala Koyu; 5 m.; sulak alan. © Hüseyin Doğan
- 3
Deniz haşhaşı

Ortaçağ'dan deniz haşhaşı çizimi.
- Alem:
Plantae
- Takım:
Ranunculales
- Aile:
Papaveraceae
- Cins:
Glaucium
- Literatür:
Stirp. Austr. Fasc. 2: 133 (1763).
- Yazar:
Crantz
- Dağılım:
- Eşadlar:
- Kayıtlar
Glaucium flavum (Gündürmelâlesi), Gelincikgiller ailesine bağlı Çömlekçatlatan cinsinden genellikle 40 ila 80 cm büyüyebilen bir bitkidir.
Tanımı#
Gövdeler dallıdır. Yapraklar 30 cm uzunluğunda, tabandakiler çok sayıda, aya yoğun biçimde havlı, taban ve yakın gövde yaprakları lirsi, 7 ila 9 loblu, uzak gövde yaprakları yumurtamsı, yüreksi, belirgin biçimde gövdeyi kavramış ve kenarları derin biçimde dişlidir. Çiçek sapı kalın, 4 cm uzunluğunda, çanak yapraklar 2 ila 3 cm uzunluğunda, taç yapraklar sarı, zaman zaman turuncumsu, bazen tabanda kırmızımsı ila menekşe renkli benekli, ters yumurtamsı ve 2,5 ila 4 cm uzunluğundadır. Kapsül neredeyse şeritsi, sıklıkla belirgin biçimde kavisli, zaman zaman düz, 30 cm uzunluğunda, çıplak ve sivilceli ya da pürüzlüdür. Dilimizde gündürme lâlesi adı ile bilinmektedir.
Gözlem bilgileri#
Glaucium flavum doğal olarak Batı Asya, Kuzey Afrika ve Avrupa’da yayılış gösterir. Ancak günümüzde dünyanın büyük bölümüne dağılmıştır. Deniz kenarında görülmektedir. Umumiyetle mayıs ve temmuz ayları arasında çiçek açmaktadır. Bitkiyi deniz seviyesinden 100 metreye kadar olan rakımlarda Kandıra ve Körfez ilçelerinde gözlemlemek mümkündür.
Etimoloji#
Cins adı Latince tozla kaplı anlamın gelir. Glauca, bir bitki bilim terimidir ve renkten bağımsız olarak bitkilerin soluk renkli bir yapı ile kaplı olduğunu belirtir. Cinsin yapraklarının rengine işaret eder. Epitet Latince sarı anlamına gelir. Açık bir şekilde türün çiçek rengine dikkat çekmektedir. Türün ikili adlandırmadan önceki adı “Papaver corniculatum flavo flore”dir.
Kullanımı#
Tohumlarından tüketilebilir sarı renkli bir yağ elde edilmiştir. Tohumları sabun yapımında kullanılmıştır. Öksürük giderici olarak kullanılır. Bunun yanında kökleri çürüklere uygulanır. Tohumlar dahil bitkinin tüm bölümleri zehirlidir, solunum yetmezliğinin aralarında bulunduğu bir dizi semptoma ve ölüme neden olabilir. Sedasyon ve yorgunluk gibi yan etkileri vardır, ayrıca halüsinojeniktir.
Türk Uygarlığındaki yeri#
Haşhâş mukarren (خشخاش مقرن) bitkinin Antik Yunancadaki karşılığı olan mekon keratites (μήκων κερατῖτις)’in tercüme edilmesi ile elde edilmiştir. Metinlerimizde kullanılan deniz haşhâşı (دگيز خشخاشى) adı da aynı kökene sahiptir. Dioscorides, siyatik, dizanteri, idrar güçlüğü ve karaciğer şikâyetlerinde kullanıldığını, bunun yanında hayvanlarda göz tedavisinde başvurulduğunu yazmıştır. Deniz kenarında yetiştiği, sarı çiçekli ve silikva benzeri meyveleri olduğu belirtilen bitki Anadolu’da siyatik, karaciğer ağrısı ve hayvanlarda göz rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılmıştır.
Yaprakları sığırkuyruğu yapraklarına benzer ve soluktur. Çiçekler sarı renklidir. Meyvesi çemen otunda olduğu gibi boynuza benzer ve adını da buradan almıştır. Tohumları siyah renkli olup haşhaş tohumuna benzer. Kök siyah renkli ve kalındır. Deniz kenarında ve engebeli arazilerde yetişir. Kökü suyla birlikte, suyun yarısı kalana kadar kaynatılırsa siyatik ve karaciğer hastalıklarını tedavi eder. Ayrıca tohumu hidromel ile içilirse bağırsakları temizler. Yaprak ve çiçekler zeytinyağı ile uygulanırsa uyuza faydalıdır, ayrıca hayvanların gözlerindeki rahatsızlıkları giderir. DI 4-65.
Ceratitis adıyla bilinen yabani bir haşhaş türüdür. Meyvesi boynuz gibi kıvrık ve ucu sivridir. Yaprakları diğer haşhaş türlerine göre daha küçük ve daha incedir, tohumları hasat zamanı olgunlaşır. Ballı şarapla alınan tohumu müshildir. Zeytinyağında dövülen yaprakları yük hayvanlarının gözlerinde oluşan beyaz beneklere devadır. Yarısı kalana kadar suda kaynatılan kökü bel ve karaciğer rahatsızlıkları için reçete edilir. Yaprakları balla kançıbanına uygulanır. Glaucion ve paralium adları ile bilinir çünkü deniz kenarında ya da azotlu topraklarda yetişir.
© Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.371.














Bu bitkiyi 2 yıl önce Darıca ile Eskihisar arasında sahilde kayaların arasında bir yerde görüp fotoğrafını çekmiştim. Araştırınca bu siteye rastladım. Böylelikle adını öğrenmiş oldum. Teşekkürler.
Ne zaman bir bitkiyi merak etsem; buradan ,bilgi alıyorum. Emeği geçenlere teşekkür etmek istedim.
Kırıkkale de bile var