Daucus carota (Yabani havuç)
Daucus carota (Yabani havuç) kök kokusu havuca benzemekle birlikte ondan hayli farklı olan ve geleneksel tıpta kullanılmış bir bitkidir.
- 1
Çiçek

Daucus carota: 26/06/2025; Uzunkum; 1 m.; deniz kıyısı. © Hüseyin Doğan
- 2
Meyve

Daucus carota: 26/06/2025; Uzunkum; 1 m.; deniz kıyısı. © Hüseyin Doğan
- 3
Keşür

Ortaçağ'dan keşür çizimi.
- Alem:
Plantae
- Takım:
Apiales
- Aile:
Apiaceae
- Cins:
Daucus
- Literatür:
Sp. Pl.: 242 (1753).
- Yazar:
L.
- Dağılımı:
- Sıra:
- Eşadlar:
- Kayıtlar:
Daucus carota (Yabani havuç), Maydanozgiller ailesine bağlı Havuç cinsinden 60 cm büyüyebilen iki yıllık bir bitkidir.
Tanımı#
Gövde kıllıdır. Yapraklar üç teleksi, dantel gibi bölünmüş ve üçgensi biçimindedir. Yapraklar kıllı, almaşlı dizilişli ve teleksidir ve bunlar ince bölümlere ayrılmıştır. Çiçekler küçük ve mat beyaz renklidir, düz bir şemsiye halinde ve yoğun küme oluştururlar. Bu şemsiye 8 ila 10 cm uzunluğundadır. Tomurcuklar pembe olabilir, ayrıca şemsiyenin merkezindeki çiçekler kırmızımsı ya da mor renkli olabilir. Alt bırahteler üç çatallı ya da teleksidir, bu özelliği ile diğer beyaz çiçekli maydanozgillerden ayırt edilmektedir. Tohumlar olgunlaştıkça, şemsiye kenarlardan kıvrılır, daha yoğun hale gelir ve içbükey duruma geçer. Tohumlar ağustos ve eylül aylarında olgunlaşır. Çiçekler erseliktir. Meyveler oval ve düz, kısa stilli ve çengelli dikenlidir. Meyve durumu kapalı havalarda kapanır, bu maydanozgiller için sıra dışı bir durumdur. Daucus carota dilimizde yabani havuç adı ile bilinmektedir.
Anahtar#
1. Şemsiye meyve zamanı güçlü biçimde kasılmıştır.
2. Gövde diktir.
3. Terminal şemsiye 3-5 cm çapında; bitki genellikle çıplak ya da çok seyrek geriye doğru-pürüzlü subsp. maritimus
3. Terminal şemsiye 5-15 cm çapında ya da daha geniş; bitki genellikle kıllı
4. Kazık kök şişkin, etli, turuncu ya da beyazımsı renkli subsp. sativus
4. Kazık kök ince, beyaz renkli
5. Terminal şemsiye (10-)12-20(-30) cm çapında; ikincil kabarık çizgideki dikenler genellikle yıldızsı subsp. maximus
5. Terminal şemsiye 5-10 cm çapında; ikincil kabarık çizgideki dikenler basit ya da iki uçlu, nadiren yıldızsı
6. Alt yaprakların bölümleri yumurtamsı mızraksı ila mızraksı, mızraksı lobları dişli ya da az teleksi; dikenler basit ya da iki uçlu subsp. major
6. Alt yaprakların bölümleri yumurtamsı ya da kamamsı mızraksı, şeritsi ya da şeritsi mızraksı lobları derince az teleksi ila çok teleksi; dikenler çoğunlukla basit subsp. carota
Gözlem bilgileri#
Daucus carota doğal olarak Avrupa ve Asya’da yayılış gösterir. Günümüzde yenidünyada da doğallaşmıştır. Deniz kıyısı, yamaçlar ve tarlalarda görülen bitki umumiyetle haziran ve eylül ayları arasında çiçek açmaktadır ve bitkiyi deniz seviyesinden 1600 metreye kadar olan rakımlarda Kandıra ilçesinde gözlemlemek mümkündür.
Etimoloji#
Cins adı Antik Yunanca yakıcı anlamına gelir. Bu bağlamda cinsin köklerinin yakıcı tadına işaret eder. Cinse bağlı bazı türlerin turp benzeri kazık kökleri acıdır. Epitet Antik Yunanca boynuz anlamını verir ve açık bir şekilde türün köküne işaret etmektedir.
Kullanımı#
Erken dönemde kökü pişirilerek tüketilmektedir. Daucus carota çiçeklerinden krem, kökünden turuncu renkli boya elde edilmiştir. Domateslerin yanına dikilirse verimlerini arttırır. Tohumlarının yağı parfüm yapımında kullanılmıştır. Tohumlar düşüğe neden olabilir, bu nedenle hamile kadınların uzak durması tavsiye edilmiştir. Islak yapraklarla temasının hassas insanlarda cilt sorunlarına yol açabileceği rapor edilmiştir.
Tohum ve çiçekleri doğum kontrolünde kullanılmıştır. İdrar söktürücü görevi gören aromatik bir bitkidir, sindirim sistemini yatıştırır ve rahmi uyarır. Temizleyicidir; karaciğeri destekler, idrar akışını ve böbrekler tarafından atıkların giderilmesini teşvik eder. Tüm bitki parazit düşürücü, gaz giderici, müshil, idrar söktürücü, süt arttırıcı, göz ilacı ve uyarıcıdır. Sindirim bozuklukları, böbrek ve mesane hastalıkları dahil olmak üzere çeşitli şikayetleri tedavi etmek için demlenerek kullanılmıştır. Yapraklar demlenerek sistit ve böbrek taşı oluşumunu engellemek ve daha önceden oluşmuş olan taşları azaltmak için kullanılmıştır. Yaprakları, hipofiz bezini uyaran ve seks hormonu seviyelerini arttıran önemli miktarda porfirin içerir. Çiçekler demlenerek diyabet tedavisinde kullanılmıştır. Kök gecikmiş adet akışını teşvik etmek için kullanılmıştır. Kökü rahim kasılmalarını uyarabilir ve bu nedenle gebe kadınlar tarafından kullanılmamalıdır. Köklerden yapılan bir çay idrar söktürücüdür ve idrar taşlarının tedavisinde kullanılmıştır. Tohumlar idrar söktürücü, gaz giderici, adet akışı teşvik edici ve parazit düşürücüdür.
Türk Uygarlığındaki yeri#
Keşür (كشور), bitkinin Türkçedeki karşılığıdır ve metinlerimizde yer bulan diğer isim cezer (جزر) ile birlikte bitkinin Farsçadaki karşılığı olan gazer (گزر)’den muharreftir. Metinlerimizde ayrıca bitkinin Antik Yunancadaki karşılığı olan staphulinos (σταφυλῖνος)’tan muharref astûflin (اصطفلين), Farsça hevîc (هويج) ve Türkçe bürçeklü (برچکلو) isimleri de kullanılmıştır.
Dioscorides, Kilikya ve Suriye’de yaygın olduğunu, turşu yapılarak ya da çiğ ve haşlanarak tüketildiğini, mesane şikâyetlerinde kullanıldığını, idrar söktürücü olarak yararlanıldığını; tüketilmek üzere yetiştirildiğini, ödem, zehirli canlı ısırması, zatülcenp, hamile kalamama ve ağrılı idrar vakalarında kullanıldığını, âdet söktürücü ve cinsel istek arttırıcı olarak kullanıldığını, önceden tüketildiğinde vahşi hayvanların saldırısına uğranılmayacağına inanıldığını yazmıştır.
İbn Varrâk, şişkinliğe neden olmakla birlikte afrodizyak ve idrar söktürücü olduğunu; İbnü’l-Baytâr, soğuk kaynaklı morlukları giderdiğini; Râzî, idrar söktürücü olup ereksiyona neden olduğunu, Îsâ bin Mâsa, organlardaki tıkanıklıkları açtığını; İshak bin İmrân, cinsel isteği arttırdığını, sindirimi kolaylaştırdığını, rahmi temizlediğini, sperm arttırdığını, iştah açıcı ve gaz giderici olduğunu yazmıştır.
Keşür Anadolu’da, hemoroid, idrar güçlüğü, uyuz, nezle, ses kısılması, sıtma, idrar yolu sorunları ve ağız rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılmış, cinsel istek arttırıcı, sperm arttırıcı, panzehir, uyku getirici, idrar söktürücü ve âdet söktürücü olarak faydalanılmıştır. Sekbac ve nirbac adlı yemeklerin tarifine giren keşürü rüyadan yemek kazanç olarak yorumlanmıştır.
Antikçağ#
Yabani havucun MÖ sekizinci yüzyılda Babil’de yetiştirildiği bilinmektedir ancak yaprak ve tohumları için yetiştirildiği düşünülmektedir. Özellikle Papilio cinsi kelebeklerinin besin kaynağı olması nedeniyle bahçelerde yetiştirilmektedir ancak çok sayıda tohum üretmesi nedeniyle işgalci hale gelmesi ihtimal dahilindedir.
Yaprakları havuca benzer, ancak daha geniştir ve tadı da acıdır. Çiçek kurulu dereotuna benzer ancak çiçekleri beyaz renklidir ve çiçek kurulunun ortasında küçük morumsu bir leke bulunmaktadır. Kök parmak kalınlığında, bir karış uzunluğunda ve aromatiktir. Kök kaynatılarak yenilmiştir. Tohumu içildiğinde ya da sürüldüğünde âdet söktürücüdür. Ayrıca ağrılı ve zor idrara çıkma, ödem ile vahşi hayvanların neden olduğu felç ve ısırmalar için de uygundur. Sürüngenlerin önceden almış kişiye zarar vermeyeceği ve hamile kalmaya da yardımcı olduğu söylenir. Kök idrar söktürücü ve afrodizyaktır ve rahim ağzına yerleştirilirse fetüsü dışarı çeker. Yaprakları öğütülerek balla sürülürse yaraları temizler. Yenilebilir havuç da bu faydaları gösterir ama etkisi daha azdır. DI 3-52.
Tohumları dövülerek şarapla alınırsa karın şişliği, histerik boğulma ve ağrıları hafifletir, rahmi doğal durumuna döndürür. Kuru üzüm şarabı ile merhem yapılırsa kadınlarda bağırsak ağrılarına iyi gelir. İdrar söktürücüdür. Dieuches, kökünün hidromelle karaciğer ile dalak hastalarına verilmesini önerir. Cleophantus, uzun süreli dizanteriye reçete eder. Philistio, boğaz ağrısı için sütte kaynatılarak kullanılması gerektiğini, ayrıca suyla alındığında ödem, opisthotoni, plörezi ve epilepsi vakalarında başvurulduğunu yazar. Bitkiyi yanında taşıyanlara ya da yeni yemiş olanlara yılanların zarar vermeyeceğine inanılmaktadır. Domuz yağıyla karıştırılarak sürüngen ısırıklarına sürülmüştür. Yaprakları hazımsızlık için bir çaredir. Orpheus, tüketildiğinde afrodizyak olduğunu kaydeder. Kökü diş ağrısını gidermek için dişlere sürülmüştür. PL 20-15.
© Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.483-484.









Merhaba,
Bu çiçeğin verimli şekilde üretimini nasıl yapabiliriz ?