Celtis australis (Çitlembik)
Celtis australis (Çitlembik) genelde orman sınırlarında görülen ve bahar aylarında çiçek açan yaprak dökücü bir ağaçtır.
- 1
Çiçek

Celtis australis: 15/04/2021; Kocaeli Kent Ormanı; 354 m.; ormanlık. © Hüseyin Doğan
- 2
Mis

Ortaçağ'dan mis çizimi.
- Alem:
Plantae
- Takım:
Rosales
- Aile:
Cannabaceae
- Cins:
Celtis
- Literatür:
Sp. Pl.: 1043 (1753).
- Yazar:
L.
- Dağılım:
- Eşadlar:
- Kayıtlar:
Celtis australis (Çitlembik), Kenevirgiller ailesine bağlı Çitlenbik cinsinden genellikle 10 ila 15 metre büyüyebilen yaprak dökücü bir ağaçtır.
Tanımı#
Gövde gri renkli ve pürüzsüzdür. Yapraklar almaşlı dizilişli, yaprak ayası 7 ila 11 cm uzunluğunda, 3 ila 5 cm genişliğinde, darca eliptik ila mızraksı, uzun sipsivri uçlu, kenarları testere dişli, üst yüzeyi pürüzsüz ve alt yüzeyi yumuşak tüylüdür. Çiçekler küçük, yeşil renkli ve tek ya da küçük kümeler halindedir. Meyve 10 ila 12 mm çapında ve mor kahverengi ya da siyah renklidir. Celtis australis dilimizde çitlembik, çıtlak, çıtlık, çitemek, çitemik, adi çitlembik, çitlenbek ve ılıç adları ile bilinmektedir.
Gözlem bilgileri#
Bitki doğal olarak Akdeniz havzası ile Kafkasya arasında kalan bölgede yayılış gösterir. Ancak günümüzde Avustralya ve Amerika’ya da dağılmıştır. Kayalık alanlar ve orman açıklıklarında görülmektedir. Umumiyetle mart ve mayıs ayları arasında çiçek açmaktadır. Bitkiyi deniz seviyesinden 700 metreye kadar olan rakımlarda İzmit ilçesinde gözlemlemek mümkündür.
Etimoloji#
Cins adı Latince keski anlamına gelir. Kelime Afrika dillerinden Latinceye geçmiş gözükmektedir ve bu durumda Ziziphus lotus (hünnap) için kullanılmış olması muhtemeldir. Bağıntı açık değildir. Epitet Latince güneyli anlamına gelir ve açık bir şekilde Celtis orientalis ve Celtis occidentalis’ten coğrafi ayırt ediciliği vurgulanmıştır. Özgün tanımda bu “Habitat in Europa australi & Africa citeriore” olarak belirtilmiştir.
Kullanımı#
Meyveler taze olarak yenilmektedir. Tohumları çiğ ya da pişirilerek tüketilmektedir. Kabuğundan sarı boya elde edilmiştir. Yapraklar ve meyveler büzücü, müshil ve karın ağrısı gidericidir. Amenore, ağır adet kanaması, intermenstrüel kanama ve kolik tedavisinde hem yaprak hem de meyve kaynatılarak kullanılmıştır. Bu aynı zamanda ishal, dizanteri ve peptik ülser vakalarında da önerilmiştir.
Türk Uygarlığındaki yeri#
Mîs (ميس), bitkinin Süryanicedeki karşılığı olan maysa (ܡܰܝܫܳܐ)’dan muharreftir. Metinlerimizde yabân büberi (يبانن ببري) adı da kullanılmış olsa da, bu isimlendirme hatalıdır. Bitkinin biber ile bir ilgisi yoktur. Dioscorides, meyvesini boyut olarak bibere benzetmiş ve daha büyük olduğunu belirtmiştir. Ayrıca bitkinin saçları sarıya boyamak için kullanıldığını, mideye faydalı olduğunu, kadınsal hastalıklar, dizanteri ve saç dökülmesi vakalarında başvurulduğunu yazmıştır.
İbnü’l-Baytâr, öksürük vakalarında başvurulduğunu belirtmiştir. Metinlerimize göre bitki, rahim hastalıkları, öksürük ve testis şişi tedavisinde kullanılmış, saçları siyahlatıcı olarak faydalanılmıştır.
Meyvesi biberden iri olup tatlıdır, mideye iyi gelir ve bağırsakları bağlar. Talaşı kaynatılırsa dizanteriye iyi gelir. Akıntısı olan kadınlara içirilmiştir. Saçları sarıya boyar ve dökülmesini engeller. DI 1-117.
Antikçağ#
Lotus, Mısır’da Syrtes ağacı adıyla bilinir, meyvelerine Yunan baklası denir ve bağırsaklarda büzücü etkilidir. Şarapta kaynatılmış talaşı dizanteri, aşırı âdet kanaması, baş dönmesi ve epilepsi vakalarında faydalıdır, ayrıca saçların dökülmesini de engeller. Talaşı mersin suyunda kaynatılırsa dizanteri için mükemmel bir ilaç olur. Kabuğu deri, kökleri ise yün boyamak için kullanılmıştır. Romulus tarafından Vulcan tapınağına zafer onuruna dikilen ağaç, imparator Nero’ya kadar yaşamıştır. Hatip Lucius Licinius Crassus ile konsül Gnaeus Domitius Ahenobarbus arasındaki geçen meşhur 10 milyon sestertius hikayesindeki altı ağacın tamamı çitlembikti.
25 metre büyüyebilmektedir. Gövde pürüzsüz ve gri renklidir. Yapraklar almaşlı dizilişli, dar, keskin dişli, alt yüzeyi buruşuk ve üst yüzeyi kaba tüylüdür. Bunlar 5 ila 15 cm uzunluğunda, koyu gri ya da yeşil renkli, sonbaharda ise soluk sarı renklidir. Çiçekler taç yapraksız, erselik, küçük ve yeşil renklidir. Tek olarak da küçük kümeler halinde de görülebilirler. Meyveler küçük, koyu mor renkli, 1 cm genişliğinde ve küçük kümeler halinde görülürler. PL 24-2.
© Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.545.











Sayın Hocam saçları sarıya mı boyuyor yoksa siyaha mı? Peşpeşe iki cümşe birer cümle arayla verilmiş.. Kaynakçanızı da yazabilir misiniz