Clinopodium acinos (Kayrak çayı)

derleyen:

Türk Uygarlığındaki yeri

Ferencmüşk (فرنجمشك), bitkinin Farsça karşılığıdır ve bitkinin Melissa officinalis’i andıran kokusuna işaret eder. Halîmî, kaplan postunu andırması nedeniyle peleng müşk olarak bilindiğini, miske benzer kokusunu bulunduğunu, çetük otının bir türü olduğunu, ayrıca bukle-i dehân ve bukle-i horâsâniye adları ile bilindiğini kaydetmiştir. Bitki için nadiren karanful yârpûzı (قرنفل يارپوزى) adı da tercih edilmiştir. Bu da bitkinin Arapça karşılığı olan habak el karanfûli (حبق القرنفلي)’den tercüme edilerek elde edilmiştir. Kedilerin bu bitkinin yapraklarını sevmesi nedeniyle kedi otı dendiği de kaydedilmiştir.

Halîmî kaplan gibi benekli olması nedeniyle, bitkinin Farsça adının pelengmüşk olduğunu, çetük otının bir türü olup sünbül-i rûmî adı ile de bilindiğini belirtmiştir. Kedilerin, bitkimiz ile aynı aileye bağlı Nepeta cataria bitkisine de özel bir ilgi gösterdiklerine şahit olduk. Dioscorides, taç olarak başa takıldığını, göz rahatsızlıklarında kullanıldığını, âdet kanaması durdurucu olarak faydalanıldığını yazmıştır. Ravigupta, hemoroide iyi geldiğini yazmıştır. İbn Mâseveyh, koklanmasının beyin ve burun şikâyetlerinde faydalı olduğunu;

Sandhaşâr, hemoroid vakalarında kullanıldığını; Şerîf, böbrek ve karaciğere faydalı olduğunu, sindirimi kolaylaştırdığını, cinsel arzuyu uyandırdığını, diş ve diş etlerini güçlendirdiğini ve ağız kokusunu hoş hale getirdiğini belirtmiştir. Dalları şarap ve diğer içeceklerin kötü etkilerini minimize etmek için içine konulmuştur.

Bitki Anadolu’da, melankoli, kalp hastalıkları ve karaciğer hastalıkları vakalarında kullanılmış, cinsel istek arttırıcı, görüşü iyileştirici, ağız kokusu giderici ve âdet kanaması durdurucu olarak faydalanılmıştır. İbn-i Şerîf, görünüm itibariyle asaruna koku itibariyle de sünbül hindîye benzediğini, bitkinin Kütahya, Bursa ve Bilecik’te yaygın olduğunu, kedilerin bu bitkiyi çok sevdikleri için bu şehirlerde çetük otu olarak anıldığını belirtmiştir.

© Doğan, Hüseyin (2023). Anadolu Türk Uygarlığında Bitkiler (XIII-XV. yy.) Yayımlanmamış Doktora tezi, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli, s.329-330.

Tarihi

Bir türü dağlık alanlarda yetişir, yaprakları fesleğene benzer, dalları ince ve çiçekleri mor renklidir. İkinci türü yarpuza benzer, aynı şekilde kokusu da yarpuzu andırır. Üçüncü tür naneye benzer, yaprakları daha uzun ve gövdesi diğer iki türden daha büyüktür. Engebeli arazilerde ve sulak alanlarda yetişir. İçildiğinde ve uygulandığında yılan tarafından ısırılanlara yardım eder, içildiğinde idrar söktürücüdür. Ayrıca fıtık, spazm, nefes darlığı, kolik, kolera ve üşütmeye iyi gelir. Önceden şarapla içildiğinde ölümcül zehirlere iyi gelir ve sarılığa faydalıdır. Öğütülerek tuz ve balla içildiğinde bağırsak parazitlerini öldürür. Fil hastalığı olanlara tükettirilir. Öğütülerek rahim ağzına yerleştirilirse âdet söktürücüdür ve fetüsü çeker. Dumanı tutulduğunda ya da yere serpildiğinde sürüngenleri uzak tutar. Suyu damlatılırsa kulaktaki kurtları öldürür. Şarapla kaynatılarak uygulanırsa siyah ve mor lekeleri beyazlatır. DI 3-35.

Tanımı

Halihazırda bazı kaynaklarda Acinos arvensis olarak geçmektedir. 10 ila 30 cm büyüyebilir. Genellikle çok gövdelidir. Gövde dik ya da yükselici, yuvarlak dört açılı, tüylü ve genellikle kırmızımsı menekşe renklidir. Hoş kokulu bir bitkidir. Taç morumsu, 7 ila 10 mm. uzunluğunda, kaynaşık, iki dudaklı, uzun tüplü ve tüylüdür. Üst dudak düz, alt dudak beyaz lekeli, 3 loblu, merkez lob yanal loblardan daha büyük, çentik uçludur. Çanak silindirik, kıvrık, tabanı oval, iki dudaklı, 11 ila 13 arası damarlı, 5 loblu, üst dudağın üç lobu, alt dudağın iki lobundan daha kısadır. Ercik 4 adet olup, ikisi uzun ikisi de kısadır. Çiçek kurulu başak benzeridir ve ayrı koltuklarda oluşur. Yapraklar karşılıklı dizilişli ve kısa saplıdır. Yaprak ayası darca yumurtamsı mızraksı, neredeyse eliptik, düz kenarlı ya da seyrekçe sığ dişli, iki yüzeyi de kısa tüylüdür.

Gözlem bilgileri

Bitki doğal olarak Kafkasya ve Avrupa’da yayılış gösterir. [HaritaSinonimlerHerbaryum] Yol kenarı, yamaçlar ve kayalık bölgelerde görülür. Gebze ilçesinde gözlemlenmiştir. Haziran ve ağustos ayları arasında çiçek açar. Deniz seviyesinden 1600 metreye kadar olan rakımlarda gözlemlenebilir.

Türkçe adları

Dilimizde kayrakçayı adı ile bilinmektedir.

Etimoloji

Cins adı Antik Yunanca yatak ayağı anlamına gelir. Çiçek ve gövdelerin birlikte yatak ayaklarını andırmasına işaret eder. Tür adı Antik Yunanca güzel kokulu anlamına gelir. İlk defa Dioscorides tarafından çok güçlü kokulu bir kedinanesini tanımlamak için kullanılmıştır.

Gıda

Çiçekli bölümler salatalara eklenir ya da çeşni olarak kullanılır.

Tıp

İdrar söktürücü, diş ağrısı giderici, deri kızartıcı ve mide ağrısı geçiricidir. Elde edilen yağı çürük dişlere damlatılarak diş ağrısını gidermek için kullanılmıştır. Çocukların banyo suyuna eklenerek güçlendirici olarak kullanılır.

Fotoğrafları